Hangi kadın Hangi hak

“Suriye’de” 2011 yılından bu yana namusuna leke sürenlerle, açlıkla, evlatlarının acısıyla, vatansızlıkla mücadele eden “kadınları”, “Afganlı kadınların” yine benzer nedenlerle çektiği çileleri, “Afrika’da” bulaşıcı hastalık bahanesiyle vurulan aslında aşılarla  kısırlaştırılan “anneleri” bugün Ukrayna’da bile sırf siyahi bir kadın olarak doğduğu için ülkeden  çıkışını zorlaştıran hatta izin vermeyenlerin ırkçılığını iliklerine kadar hisseden “kadınları”, 28 şubat sürecinde sırf başörtülü diye kapı dışarı edilen “ablalarımızı”, daha geçen yıllarda İstanbul belediye … genel sekreterliği tarafından aşağılanan çalışan “tesettürlü hemcinslerimizi” düşününce 129 kadın işçinin yandığı günü, sözde  indirim etiketleriyle “kutlayanları” gördükçe değil, tüm dünya kadınlarına eşit davrandıkları zaman bir mum yakıp yâd etmeyeceğim. En başta kendim önayak olacağım. Bu eşitliği kadın kolları erkeklerle sağlamak yerine önce hemcinslerimiz arasında sağlasak diyorum. Kalın gül gibi çiçek gibi selametle…
#8martdünyakadınlargünümüsahi

Her Güne Bir Atıf

Şimdi kalkıp kapitalizmin oyunu falan yazmayacağım. Çünkü bunu bildiğimiz halde devam ettiriyoruz. Neyi mi?
Tabiî ki yüksek fiyattan ucuz işçiliği. “Ama neden sevgililer günü olsun, kadınlar günü olsun vs. hep olumsuz bakıyorsun?” diye sormaya hakkınız var. Fakat şöyle bir durum var ki görmek isterseniz beni anlarsınız: 129 kadın işçisinin bir fabrikada yanarak can vermesi sonucu o günü ölümsüzleştirdiler. Noel de hz. İsa doğduğu için bir peygamberin gününü haram içecek, hareketler ve müslümanların da katıldığı bir ahlaksızlık ve alışveriş çılgınlığı günü haline getirdiler. Anneniz mesela bir anneler gününde mi hatırlanacak kadar basit.Sevgililer gününün ötekilerden ne farkı  var? O gün zaten herkes hatırlar.O kadar reklamdan midemiz bulanıyor, bir zahmet unutmayacak di mi kimseler. Ne acı ki, hediyeleşmek sünnettir denilen bir cümlenin, böyle bir zamanda ilişkilerin sadece dokunmak ya da internette sadece “benim de bundanım var bak bana da alındı, seviliyorum!” denilmek için kullanılması tiksindirmekten de öte. Kendi değerini herkese hediyenin alındığı bir günde mal ile ölçen insanlar için fazla izahâ gerek olmaz.Aranızda bana katılmayanlar olabilir. Ne güzel sevindiriliyor, düşünülüyor denilebilir ama şu resimdeki Aylan bebek’in 2015 yılından bu yana gününü hangimiz hatırlıyor, anıyor? Güya insanlar mutlu olsun hediyeleşsin değil mi? Bir futbol turnovası kadar rağbet görmüyor peygamber efendimizin kutlu doğumu… Hadi bir aşure gününü dünyada yaysınlar.  Herkes aşure pişirsin, sadaka versin… Ya da bir kurban bayramını yaysınlar. Herkes kurban kesip birbirine bayramlıklar alsın, et dağıtılsın tüm dünya ete doysun.  Hindi etinden daha lezzetli ve doyurucu olacağı da kesin.
Tarihteki elma kokulu katliamlar, ve daha ismini sayamadığım savaşlar, insan hayatını, mutluluğunu ne kadar çok düşünüyor değil mi bu büyük (!) devletler. Bir gün de Afrikalılara yardım günü olsun bakalım. Kim sevgilisine aldığı yüksek meblağın yarısı kadar yardım eder? İki yüzlü bir dünya var, haliyle içindekiler de ona bulaşmadan göçemiyor hâle geldiler. Seviyorsanız bir çöp çiçek çizer düşündüğünüzü belli edersiniz. Ağzımız var. “Seni seviyorum.” içtenliği bütün hediyelere bedeldir #14