SON ASIRDA LİBYA

Libya,Akdeniz’e kıyı bağlantılı, başkenti Trablus olan Kuzey Afrika ülkesidir.Komşuları Mısır,Sudan,Çad,Cezayir,Nijer, Tunus’tur.Türkiye’yle de tarihte Yavuz Sultan Selim’den bu yana tanışıklığı bulunan bir İslam beldesidir. Muammer Kaddafi ile yakın dostluk ilişkileri sonrası Genelkurmaylığa getirilen Asıl adı;Halife Belkasım Hafter olan komutanla işler pek yolunda gitmedi.1943 doğumlu Hafter, hayatının bir kısmını ülkesine hem faydalı hem faydasız olacak şekilde devam ettirmiştir.Faydalı bir örnek olarak 1969’da Kral İdris’in devrilmesi gösterilebilir.Fakat Çad kuvvetlerine karşı yenilgiye uğrayıp bazı askerleriyle esir düşmesi “hain” olarak damgalanmasına neden oldu.Daha sonraları ABD macerasında tutuklanmış olsa da bir süre sonra CIA ile anlaşarak serbest bırakıldı.Libya’da Kaddafi karşıtı gösteriler arttıkça, karışıklıktan istifade ederek Libya’ya döndü.Kaddafi devri kapandıktan sonra yargılandığı dava sonuçsuz kaldı.2015’te seçimlerde ‘Ulusal Libya Ordusu’nda komutanlığı getirildi.Bazı karışıklıklar çıkararak ülkenin resmi olarak tanınmış makamına baş kaldırdı.Komutanlığını yaptığı ordu düzenli birliklerden oluşmaktadır.Bu düzenli birliklerin bir çoğu yabancı uyruklu güçlerden oluşmaktadır.Bu ordunun karşısında ise Türkiye’nin de desteklediği Feyyaz es_Serrac’ın liderliğindeki ‘Ulusal Mutabakat/Uzlaşı Hükümeti’bulunmaktadır.BM’nin meşru otorite olarak gördüğü bu düzensiz birliklerden oluşan ordu başkent Trablus’tadır.Türkiye’nin tarihten ilham aldığını düşünerek, Akdeniz’in güvenliğini sağlama konusunda Libya ile anlaşmaya varması önem arz etmektedir.Sulardaki sınır vs.çesitli nedenlerin varoluşu da komşu ülkeleri bu konuda görüş ayrılığına düşürmüştür.Libya konum itibariyle ve tarihteki münasebetimiz dolayısıyla bizleri fazlasıyla ilgilendirmektedir.Son zamanlarda diğer İslam ülkelerinde ki gibi bu mesele de emperyal devletlerin masasında açgözlülükle ve kendilerince bölünmüş olabilir.